|
Geçtiğimiz günlerde kısa adı TAGİD olan iş adamları derneğine yapılan polis baskını sonrasında bazı evrakları el konulmuştu. Konu hakkında basın açıklaması yapan TAGİD kamuoyuna başlıklı aşağıdaki açıklamayı yaptı.
Değerli Kamuoyu; Trakya Aktif Genç İş adamları Derneği, 2006 yılından bu güne Trakya Bölgesi’nin en büyük sivil toplum kuruluşu olma özelliğine sahiptir. Trakya’mızın ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunmak üzere TAGİD, ticaret ve sanayi hayatımıza yönelik bilimsel ve akılcı yöntemler geliştirerek, işletmelerimizi ve girişimlerimizi global pazarlarda iş dünyasının bir parçası haline getirme amacı doğrultusunda faaliyetlerini sürdürmektedir.
Trakya bölgesinde AB projesi gerçekleştiren ilk sivil toplum kuruluşu olma özelliğine haiz Derneğimiz;, - Dünya Bankası destekli ‘Meslek Edindirme Kursu’ düzenlenmesi suretiyle çok sayıda gencimize meslek edindirmiş, - İŞKUR ortaklı, KOSGEB ve Kalkınma Ajansı destekli birçok proje gerçekleştirmiş, - Sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirmiş, - Üyelerine yönelik ticari fırsatlar sağlamak için 40 yurtdışı iş gezisi ve 450 iş adamına dünyanın değişik ülkelerinde iş bağlantısı fırsatı sunmuş, - 41 ülkeden 510 işadamı bölgemizde ağırlamış, - Bölgesel ve ulusal iş forumları organize etmiştir.
Derneğimizin bütün bu çalışmalarına devletimizin bakanları, valileri, bölge milletvekilleri, kaymakamları ve bürokratları, takdir ve övgülerini dile getirmişlerdir. Bölgemizin ileri gelen iş adamları da derneğimizin bölgeye sağladığı ticari katkıları hemen her platformda dile getirerek takdirlerini ifade etmişlerdir.
Ülkemizin, daha öncesinde hiç olmadığı kadar demokrasiden uzaklaştığına ve evrensel hukuk normlarının hiçe sayıldığına üzülerek tanık olmaktayız. Torbadan çıkartılan yasalar ile temel hak ve özgürlükler kısıtlanmakta, hukuk devletinden polis devletine doğru yol alınmaktadır.
Anayasamıza, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesine, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesine açıkça aykırı olan MAKUL ŞÜPHE kavramının hukuk sistemimize yamanması, bunun kanıtıdır. Somut hiçbir delile ihtiyaç duyulmaksızın sadece makul bir şüpheye dayalı olarak birçok keyfi uygulamaya şahit olunacağı, kişi ve kurumların özgürlüklerinin kısıtlanacağı, konunun uzmanı birçok kişi ve kurum
ile toplumun geniş bir kesimi tarafından dile getirilmesine rağmen bu yanlıştan dönülmemiştir.
Bu keyfi uygulamanın en son mağduru ise maalesef derneğimiz olmuştur. En küçük bir somut delil olmaksızın, itibar yoksunu kullanışlı kişilerin iftiraları ‘makul şüphe’ye yeterli sayılarak hukuksuz yaptırımlar uygulanmıştır.
Siyasi iktidar ya da her hangi başka bir zümre tarafından etki altına alınamayacak, bağımsız, tarafsız, adil bir yargı sistemi, bireylerin ve kurumların en yegâne güvencesidir. Fakat gelinen noktada siyasi iktidarın baskı ve müdahaleleri sonucunda siyasallaşan YARGI erki, siyasi iktidar gibi düşünmeyen toplumun diğer kesimlerine karşı baskı aracı olarak kullanılmaktadır. Diğer taraftan ise yargı kararları, en üst yönetim düzeyinde ve alenen hiçe sayılmaktadır. YASAMA ise yasa yapma yetkisini araç olarak kullanıp yargıya müdahale etmektedir. Tüm bunlar toplum nezdinde yargıya olan güveni sarsmakta ve gittikçe bu güveni azaltmaktadır.
Demokrasi; gücünü, anayasal düzeyde koruma altına alınmış ifade
özgürlüğünden alır. Bu nedenle her türlü fikir ve düşünceyi meşru bir zeminde ifade edebilen STK’ların varlığı, demokratik düzenin olmazsa olmazıdır.
Son zamanlarda basın kuruluşları ve çalışanları başta olmak üzere siyasi iktidarın penceresinden bakmayan toplumun her kesimine karşı yaygın hale gelen yıldırma ve yargı eli ile yapılan tacizlerin bir yenisi, 27 Şubat 2015 tarihinde, Trakya Aktif Genç İşadamları Derneği’ne (TAGİD) karşı ‘makul şüphe’ gerekçesiyle yapılmıştır.
Sivil Toplum Kuruluşları demokratik düzenin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu bağlamda derneğimiz, yapılan her türlü haksızlığa, hukuksuzluğa, keyfi uygulamalara karşı demokrasiden ve çok seslilikten yana olan duruşunu değiştirmeyecektir. Haksızlık ve hukuksuzluk kimin tarafından yapılırsa yapılsın, TAGİD hak’tan ve adaletten yana olan tutumundan vazgeçmeyecektir.
Derneğimizin kurumsal itibarını zedelemek amacıyla yapılan keyfi ve
hukuksuz işlemlerin takipçisi olacağımızı, derneğimizin ve yelerimizin haklarının korunması adına gerekli her türlü yasal işlemleri başlatacağımızı, dedikodu yapmak, iftira atmak ve görevlerini kötüye kullanmak suretiyle hukuksuz uygulamalara zemin hazırlayan tüm ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı;
Kamuoyuna saygı ile duyururuz.
|
|