Gülgün PALA KEÇECİ
Can Aleviler  07.11.2022   (548) Okunma


Hafta Sonu Cem Vakfı Çorlu Şube Başkanı Muzaffer Birdal Hocamın davetlisi olarak Kızıldeli Seyyid Ali Sultan Dergahı Kasım Kurbanı etkinliğine katıldık. 

Yunanistan’ın Sofular bölgesindeydik, 24 köyden oluşan Alevi Bektaşi kültüründeki Türkleri görme ve Alevi Kültürünü yakından tanıma imkanı buldum. 

Alevi Geleneği olan Kasım Kurbanı etkinliğinde yapılan kurban bağışları, kazanlarda pişirilerek katılımcılara tek tek dağıtıldı.

Panayır havasında geçen etkinlikte, kendimi Yunanisan’da değilde Türkiye’de hissetmem ise ayrı bir güzellikti. Yabancı bir ülkede olduğumu sadece Euro ile alışveriş yaparken anladım.

Alevi Kültürünün süregeldiği 24 köydeki canların katılımı ile gerçekleşen etkinlikte insana yaklaşımları, cana yakınlıkları, ilgileri beni çok mutlu etti. 

Alevi geleneğinin en güzel tarafı da her kelimenin başında Canlar denmesi idi. Yunanistan ziyaretimizde ilk durağımız Seyyid Ali Sultan dergahını ziyaret etmek oldu. 

SEYYİD ALİ SULTAN kimdir? 
Tarihi belgelerdeki kayıtlara göre Hacı Bektaş Veli’nin tek oğludur. Asıl adı İbrahim’ dir. Timurtaş, Hızır Lala ve Kızıl Deli lakapları ile anılırsa da en yaygın adı Seyyid Ali Sultan’dır. Çok hareketli bir yapıya sahip olan Seyyid Ali Sultan İznik ve Gemlik’in Osmanlılarca zaptedilmesi sırasında orada bulunmuş ve yeni alınan yerlerde kültürümüzün yerleşmesini amaçlayan hizmetler vermiştir. 

Babasının ölümünde 27 yaşında bulunan Seyyid Ali Sultan Suluca Karahüyüğe dönmüştür. Murat I (Hüdavendigar) zamanında, 1362- 63 yıllarında, Seyyid Ali Sultan, Yeni Çeri ocağının kuruluşunda hazır bulunmuş, dua etmiş ve askere Ak Börk giydirmiştir. Murat I tarafından gerçekleştirilen Rumeli seferlerine de katılan Seyyid Ali Sultan Dimetoka’ da kendi adı ile anılan Dergah’ı kurmuştur. Seyyid Ali Sultan 1402 yılında ölmüş ve Dimetoka’ da dergah’ da toprağa verilmiştir. 

 Batı Trakya Evros İli’nde bulunan Russa Tekkesi Balkanlardaki en eski tekkelerinden biridir ve Yunanistan-Bulgaristan sınırında bulunan ve aynı ismi taşıyan köye üç kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. Heterodoks İslama aittir ve Bektaşi dervişlerinin dergâhıdır. Russa Tekkesi; Seyyid Ali Sultan Tekkesi, Kızıldeli Tekkesi ya da Kızıldeli Bektaşi Dergâhı isimleri ile de bilinmektedir. 

ALEVİLİK 
Kaynaklara göre üçte biri İstanbul bölgesinde yaşayanAlevilerin daha sonra en yoğun olarak bulundukları yöreler arasında Ankara, Adana, Balıkesir, Eskişehir, Bursa, Antalya, Aydın ve Damal, Ardahan şehirleriyle, İç ve Doğu Anadolu’da yer alan Erzincan, Sivas, Tunceli, Tokat ve Kahramanmaraş’ın ilçelerinde gelmektedir. 

Türkiye’de en çok Alevi köyü ise 57’si karışık olmak üzere toplam yaklaşık 548 adet köy olup Sivas ilinde yer almaktadır. Bunların ardından sırasıyla, Tunceli, Erzincan, Tokat, Çorum, Kahramanmaraş,Malatya, Amasya, Hatay, Yozgat, Adıyaman, Bingöl, Erzurum, Balıkesir, Kars, Manisa, Aydın, Adana, Mersin, Muğla ve Ordu illeri gelmektedir. Anadolu dışında ise Rumeli, Balkanlar ve Arnavutluk’ta yaşayan Bektaşiler’in yanı sıra, Batı İran, Luristan Bölgesel Yönetimi’nde ise Yâresânîlik (Ehl-i Hak), Kakai ve Ali İlâhîlik[6] gibi isimlerle anılan ve kendilerini “Alevi-Kürtler” veya Alevi-Zazalarolarak tanımlayan gruplar da bulunmaktadır. 

Bugün İran’ın doğusunda Horasan’da da küçük bir Alevi topluluğu vardır. Aleviler daha ziyâde dağlık olan merkezî otoritenin baskısının ulaşamadığı bölgelerde yaşamlarını sürdürmektelerdir. 

Bir kaynağa göre 2022 Yılında Türkiye’de 25-30 milyon arası alevi bulunduğu iddia edilmektedir. 

 Aleviler, Muhammed’in son peygamber olduğuna, Ali bin Ebu Talib’in ise veliliğine (ya da imamlığına) inanırlar. 

Aleviler, ibadetlerini cemevinde yaparlar. Günlük ibadetleri Sabah, Akşam ve GeceGülbeng’idir. Kadir Gecesi’yle bağlantılı olarak üç gün ve Muharrem ayında ise on iki gün oruç tutarlar. Muharrem’den sonra da üç gün Hızır Orucu tutarlar. Muharrem orucundan evvel üç gün Masum-u Paklar orucunu tutarlar. Alevilik, Ali ve On İki İmam’ın öğretilerini öğretmiş olduğu varsayılan Hacı Bektaş-ı Veli’nin mistik Alevi İslami öğretilerini takip eden yerel bir İslami gelenektir. Alevi öğretileri dede adı verilen din adamları tarafından aktarılır. İslam’ın altı iman esası kabul edilir. 

 Bu gezinin bana çok şey kattığını belirtmek isterim. Alevi kültürünü daha yakından tanıma fırsatını bizlere veren Cem Vakfı Çorlu Şube Başkanı Muzaffer Birdal Hocama geziye katılan dedelere ve canlara sonsuz teşekkürler.

En kısa zamanda Çorlu Cem Evine giderek Alevi kültürünü daha da yakından tanımak istiyorum.

Canlarla güzel bir ziyaret ve etkinlik oldu. Emeği geçenlere teşekkür ederim.