Atıf MUTLU
Şoka Girince Şok Oldum  23.10.2011   (3372) Okunma

“ŞOK”A GİRİNCE ŞOK OLDUM!
Bilindiği gibi MİGROS A.Ş., Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP)’na yaptığı duyuru ile sahibi olduğu indirimli marketler zinciri Şok’u (1230 mağaza ve 4 depo) , 07.06.2011 tarihi itibarı ile 600 milyon TL’ye (40 milyon peşin, kalanı devirde alınmak üzere) Yıldız Holding’e ait Gözde Finansal Hizmetler Anonim Şirketi ile Bizim Toptan Satış Mağazaları Anonim Şirketi’ne sattığını açıkladı.
1995 yılında ticari hayatına başlayan ŞOK mağazalarından alış veriş yapardım. Geçen hafta alkollü içki almak için mağazalardan birine girdim. Aramama rağmen içki bulamayınca kasiyere içkilerin nerede olduğunu sordum. “1 Ağustos’tan itibaren alkollü içki satılmıyor” cevabını alınca şaşırdım. Şaka yaptığını zannettim. Ama ŞOK mağazalarının satıldığı aklıma gelince ne olduğunu çözmek zor olmadı.
Herşeye rağmen iyi niyetle ilk aklıma gelen içkiden kazanamıyor düşüncesiydi. Ama tam aksiydi.; büyük marketlerde ciro payı ortalama yüzde 3’ler civarında olan içki satışı, Şok marketler zincirinde yüzde 6’ya yakındı. Firma için büyük bir ticari avantajdı. Demek ki gerekçe ticari değildi.
Siz bir iş adamı olarak böyle bir kardan neden vazgeçersiniz? Daha büyük bir gelir karşılığında değil mi? O zaman “daha büyük gelir nedir” diye merak ediyor insan.
Allah’ın hikmeti bu ya, “kimsenin yaşam şekline müdahale etmiyoruz” diye bizi saf yerine koyan iktidarın ana fikrini, ticari kayba (!) rağmen destekleyen güçlü şirket büyümeye devam ediyor. Alkolsüzleştirme operasyonu yapa yapa.
Godiva’da da sorulmuştu
Ülker, 2007 yılında dünyaca ünlü çikolata markası Godiva’yı satın aldığında, “Türkiye’de likörlü çikolata satacak mısınız?” sorusuna Yıldız Holding’den gelen yanıt, “Alkollü çikolata Godiva’nın Türkiye’deki ürün portföyünde yok. Ama yurtdışında satılmaya devam edecek” olmuştu. Ülker Grubu global bir markayı satın almış, onun üretimine müdahale etmek yerine, böyle bir tercihte bulunmuştu. Nasıl olsa diğer ülkeler “Dar-ül harp”ti.
Nereden estiyse aklıma 1988 yılında İzmir’de üniversite öğrenimi gören İranlı bir arkadaşımın anlattıkları geldi:
“Babam Şah’a ve İran’ın 79 öncesi yaşam şekline karşı olan bir namazında niyazında bir muhalifti. Doğal olarak devrimden sonra Tanrı babama “koş ya kulum” dedi. Başlangıçta yeni imkanlardan memnundu. Aradan 7-8 yıl geçti. Yeni yaşam şeklinin beklediği gibi olmadığını, ne inancına ne de insana uygun düşmediğini, Şah dönemindeki kadar bile özgür ve insan olmadığını sık sık söylemeye ve bocalamaya başladı. Baskı ve gel-gitler sonucu evde kaçak içki imal edip içen bir adam haline geldi. İçki serbestken ağzına sürmeyen babam, baskı ve yasaklarla değişmişti. Ve benim o ortamda yetişmemem için İran’a dönmeyip İzmir’de kalmam için zorladı. Ben zaten yalnızca onlar için dönecektim şimdi burada kalacağım için çok mutluyum. Bir gün ailemi de yanıma alacağım”.
O zaman da merak etmiştim; her türlü cambazlığı yapanlar neden içkiyi yasaklamayı bir başarı sayarlar? Kesinlikle günah olduğu için değildi çünkü yasak koyanlar her türlü günahı işliyorlar. Herhalde milletin içip içip içindekileri dışa vurmasından çekiniyorlar. Malum ya şişede durduğu gibi durmuyor meret, insanın bastırılmış bütün duygularını dışa vurmasına sebep oluyor. Maazallah ya öyle bir şey olursa?
Kimsenin yaşam şekline müdahale etmiyor görünüyorlar ama kurdukları büyük marketlerde içki satışını yasaklamayı müdahale saymıyorlar.
Marketlerinde günah diye içki satmıyorlar ama kurdukları büyük marketlerle küçük bakkal ve bayileri işsiz bırakmayı, 12 milyon fakirin hakkına düşen milli geliri yemeyi günah saymıyorlar.

Birilerinin “Kardeşim senin vergilerinle doldurduğun devlet kasası bende, istediğimi ihya eder istediğimi batırırım. Devran benimse kuralları da ben koyarım. Açık açık içki yasak diyemediğimiz (şimdilik) için satışını kısıtlıyoruz. Elbette gün gelecek tüm içkileri ve içenleri denize dökeceğiz. Hem de hazmettire hazmettire. “ dediğini duyar gibiyim. Kulağım mı çınlıyor ne?
Ziya paşa demiş ya ;
“Asiyab-ı devleti bir har da olsa döndürür. “(Türkçesi:Devlet çarkını bir eşek de olsa döndürür)
Şair Eşref de devlet çarkının nasıl döndüğünü görünce söylenmiş:
“Döndürür döndürür de …………….”
Mutlu kalın.