Müjdat UYSALCAN
Elmalar İle Armutları Karıştırmamak Lazım  23.01.2021   (1415) Okunma

Son günlerde gündemde olan ve futbol severleri heyecanlandıran Fenerbahçe Spor Kulübünün Alman Milli Takımında oynamış dünyaca ünlü Türk futbolcu Mesut Özil transferi, gerek Türkiye’de gerekse de dünyada büyük yankı uyandırdı. Fenerbahçe Spor Kulübü’nü ve Mesut Özil’i bu transferden dolayı kutluyor, başarılar diliyorum.

Mesut Özil, Almanya’ya çalışmaya giden binlerce Türk Aileden birinin ferdi, yani gurbetçi bir Türk, başarılı futbolcu milli takım olarak Alman Milli Takımı’nı seçmiş ve 2014 Dünya Kupasını Alman Milli Takımıyla kazanarak hepimizi gururlandırmıştı.

Transferin yapıldığı geçtiğimiz hafta boyunca sosyal medya dahil olmak üzere bazı yayın organlarında Mesut Özil- Naim Süleymanoğlu benzetmesi yapılırken, Mesut Özil’in yeni Naim Süleymanoğlu olduğu, o etkiyi yaratacağı söylendi.

Naim Süleymanoğlu, bir Balkan Türk’ü, Osmanlı İmparatorluğunun Avrupa Kıtasındaki fetihlerinden sonra fethedilen bölgeleri Türkleştirmek ve Müslümanlaştırmak için Anadolu’dan Rumeli’ye yerleştirdiği binlerce Türk’ten birisi tıpkı Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi. Bulgaristan’daki baskıcı totaliter Jivkov rejimi yüzbinlerce Türk’ü asimile etme ve soykırım yapma çabalarına girişmiş, Türklerin isimlerini değiştirmiş, Türkçe konuşmalarını yasaklamış, ibadet haklarını ellerinden almış, camileri kapatmış, erkek çocuklarının sünnet edilmelerini bile yasaklamıştı. Belene Kampı’nda işkenceler ve zulümler ile baskıyı iyice arttırmış, binden fazla Türkü öldürülmüştü 18 aylıkken Şehit edilen Türkan Bebek gibi, tüm bunlar yaşanırken Süleymanoğlu Jivkov tarafından kendisine ve ailesine vaat edilen tüm imkanları ret ederek hem kendisinin hem de ailesinin hayatını riske atmış anavatan Türkiye’ye iltica etmiş ve tüm dünyaya Jivkov rejiminin yaptıklarını haykırarak 350.000 Türk’ün anavatanlarına göç etmelerine öncülük etmiştir. Türkiye için yarışmış, Halter Milli Takımında “Dünya’nın En Güçlü Adamı” unvanıyla Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu olmuştur.

Fenerbahçe Taraftarları, Mesut Özil’i Türkiye’ye getiren uçağı internet üzerinden takip ederek, Türkiye’ye inmesini heyecanla beklediler, güzel bir duygu ve gururdu onlar için. Naim Süleymanoğlu’nu taşıyan ve Londra’dan gelen uçağı o zamanlar internet üzerinden takip edememiştik. Fakat uçak Türkiye’ye indiğinde Naim’in Türk Toprağını öptüğünü izlemiştik televizyonlardan. Sonrası malum Ay-yıldızlı forma ile bir daha kırılması zor Olimpiyat ve Dünya Rekorları, şampiyonluklar. O, kilolarca ağırlığı kaldırıp İstiklal Marşı’mızı Dünyaya okuttukça gururdan ve sevinçten ağlayan milyonlarca Türkleriz biz.

Kısacası, Naim de bizim, Mesut ta bizim, ikisinin hayatları farklı, hikayeleri farklı, misyonları farklı, karıştırmamak gerekli, nasıl ki elmalar ile armutlar karıştırılmamalı ise.

Ha bu arada, bugün 23 Ocak. Unutmadan; İyi ki doğdun Naim Süleymanoğlu! İyi ki geldin, iyi ki bizimsin, ölümsüzsün Şampiyon, ruhun şad olsun.