İsmail ÖZTÜRK
Memleketin Birinde  28.06.2020   (1484) Okunma

Memleketin birinde bir vatandaş yaşar, Mithat Bey. Öyle birisidir ki kendisi de dahil herkesi ve her şeyi sorgular. Kendi ile baş başa kalmayı ve sohbet etmeyi çok sever. Felsefeye alakası yüksek seviyededir ve insan psikolojisi üzerine pek çok kitap okumuştur.

Bahar başlangıcı, ağaçların henüz tomurcuklandığı ve kuşların hep birlikte ötüştüğü bir günde Mithat Bey her zamanki gibi sevdiği bir şarkıyı mırıldanarak yürümeye başlar. Ağaçların çiçek açışından ve kuşların etkileyici ötüşlerinden olsa gerek Mithat Bey çok neşelidir. Neşeli yürüyüş devam ettiği esnada bir de fark eder ki karşı yolda iki genç sevgili ele ele geziyorlar. Dünya umurlarında değil! Sanki hayatlarında yapmaları gereken tek şey birbirlerini sevmek. Mithat Bey´in yanından geçerken genç delikanlı selam verir;

-İyi günler Mithat Bey

Genç Bayan;

-Merhaba Mithat Bey

Mithat Bey;

-Merhaba gençler. Sizleri böyle görünce eski aşklarım aklıma geldi biliyor musunuz?

Genç Delikanlı;

-Mithat Bey öyle bir söylediniz ki geçmişte yüzlerce sevgiliniz olmuş gibi...

Mithat Bey;

-Benim kendisini sevdiğimi bilmeyenleri de katarsak belki bu dediğin doğru olabilir. Tabii ki bu işin esprisi... Sana bir soru sormak istiyorum. Sence aşk nedir?

Genç Delikanlı;

-Aşk mı? İnanın ki net bir tanımını yapamayacağım ama muhteşem bir duygu diyebilirim.

Mithat Bey;

-Peki genç bayan sevgilini kıskanır mısın?

Genç Bayan;

-Elbette kıskanırım. Başkasına bakacak olursa gözlerini oyarım, bacaklarını kırarım, dünyaya geldiğine pişman ederim!

Mithat Bey (Genç Bayanın söyledikleri karşısında kahkahalar atarak);

-Vay be ne aşk, ne aşk... İyi ama gençler aşk böyle olmaz ki...

Genç Bayan;

-Ne yani siz sevgilinizi kıskanmaz mısınız?

Genç Delikanlı;

-Peki öyleyse Mithat Bey sizce aşk nedir?

Mithat Bey;

- Aşk saçmalamaktır. Kişiliğinden taviz vermektir. Aşık olduğun kişiyi sanki bir parçanmış gibi sahiplenmektir.Aşık olduğun kişiyi öyle seversin ki, adeta onu hapsedersin. Onun senden başka biriyle herhangi bir şekilde muhattap olmasına, diyalog kurmasına asla tahammül edemezsin. Oysa ki bu büyük bir yanlıştır.Çünkü hayat sadece aşktan ibaret değildir. Hayat kocaman bir yapbozdur ve aşk bu yapbozun sadece bir parçasıdır. İnsanlar hayatlarında defalarca aşık olabilirler ancak gerçek manada hayatları boyunca birkaç kez ve genellikle bir kez severler. Çünkü; sevgi kendi içinde saygı ve hoşgörü kavramlarını da barındırır. Oysa ki aşk içinde nefreti barındırır. Bunun için aşklar fani sevdalar ise bakidir...

Mithat Bey gençlere söyleyecekleri bittikten sonra onlarla vedalaşarak yürüyüşüne devam eder. Yaşlı ve tonton bir teyze Mithat Bey´e seslenir;

-Efendi bey oğlum, rica etsem bana yardım edebilir misin?

Mithat Bey arkasına döner ve elindeki pazar çantasını taşımakta zorlanan şirin bir teyze ile karşılaşır.

-Tabii ki teyze ne demek, tabii ki yardım ederim.

Tonton Teyze;

-Sağol yavrum. Evim üç sokak yukarıdaki çeşmenin yanıbaşında.

Mithat Bey;

-Farketmez teyzeciğim isterse mahallenin öbür ucunda olsun.

Mithat Bey teyzenin pazar çantasını evine kadar taşımıştır. Evin bahçesinde soluklanır

iken tonton teyze de ona bir bardak soğuk ayran ikram eder. Ayranı içen Mithat Bey´in yorgunluğu sona ermiştir. Daha sonrasında sohbet etmeye devam ederler.

Mithat Bey;

-Kaç yaşındasın teyze?

Tonton Teyze;

-Ah evladım! Ne sen sor, ne ben söyleyeyim. Dolu dolu yetmiş sekiz yaşındayım.

Mithat Bey;

-Desene teyze sende anlatacak çok macera var. Sana bir soru sorabilir miyim? Hayatta en değerli şey nedir?

Tonton Teyze;

-Yavrum, hayatta istediğin her şeye sahip olabilmek için bir tek şeye sahip olman gerekir ki o da sağlıktır!!!

Mithat Bey;

-Peki teyze yetmiş sekiz yıl ne zaman geçti?

Tonton Teyze;

-Bir bilsem... Zaman dediğin şey o kadar hızlı geçiyor ki...

Mithat Bey;

- Haklısın teyze insanların zamana müdahelesi söz konusu değildir. Bu konuda yapabilecekleri en mükemmel şey hayatın akışını hızlandırmaktır ama asla bunun ötesinde müdahele edemezler. Hiçbir yönlendirmede bulunamazlar. Zaman insanların hayatlarına göre şekillenen bir kavram değildir. İnsanların hayatları zamana bağlı olarak şekillenir. Yaşamına birçok şey sığdırmak isteyenler elini çabuk tutmak, zamanla yarışmak zorundadır. Belki de bunun için atalarımız "Erken kalkan çok yol alır " demiştir. Ne dersin teyze?

Tonton teyze bu soruya gülümseyerek cevap verir. Gülümsemesi esnasında her iki yanağında oluşan gamzeler Mithat Bey´in farklı bir hatırası haline gelmiştir. Hava artık kararmak üzeredir ve Mithat Bey eve doğru yola koyulmuştur. Eve vardığında sıcak bir kahve eşliğinde yarım bıraktığı kitabını okumaya devam eder.

İsmail ÖZTÜRK