Hülya PERİN
Narsist Kimlik ve İnsan İlişkileri  08.05.2020   (1897) Okunma

Türk Dil Kurumu sözlüğü narsist sözcüğünü ‘özseverlik’ yani ‘kişinin kendini bedensel ve ruhsal benliğine karşı duyduğu hayranlık ve bağlılık’ olarak tanımlıyor.

Herkesin bedensel ve ruhsal benliğinde mutlaka beğendiği özellikleri vardır, olmalıdır da. Eğer kendimizi sevmiyor ve beğenmiyorsak bunun da sorun olduğunu hep biliriz. Kendimize değer verdiğimizde her şeyin daha güzel, anlamlı olacağını hep duyarız.

Peki, çağımızın neredeyse yaygın hastalığı olarak değerlendiren narsistlik nereden geliyor? İletişim dilinde karakterin ve davranış biçiminin önemli olduğunu kişisel gelişim eğitiminde hep anlatırız. İnsanları ve tavırlarını anlayabilmek bizi iletişimde her zaman başarıya götürür.

Şu an yaşadığımız dünya narsistliğe ciddi zemin hazırlıyor. Bireyselliğin çok önde, empati yeteneğinin de daha zayıf olduğu bir çağ yaşıyoruz.

Çocuklarımızı yetiştirirken bile bireysel hatalar yapıyoruz. Toplum için değil daha çok kendisi için mutlu olan, kendini ifade eden, hakkını savunan ve hakkını alan mutlu çocuklar bizim olsun istiyoruz. Mutluluk hangi şartta olursa olsun hakkını savunan, dik durmasını bilen, istediğini alan çocuklar aile için önemli. Böyle bir tavra girdiğimizde ve bunu sürdürdüğümüzde empati yeteneğini çocuklarımızda geliştirememiş oluyoruz. Onu ben yetiştiriyorum, güçlü, akıllı, mükemmel olmalı. Genelde hata yapmadan, ‘doğru yetiştiriyorum’ inancındayım. Böyle davrandığımızda da narsist bir davranışa zemin hazırlıyor olabiliriz. Empati yeteneği gelişmiş her birey güçlü olur. Duyguları öğrenemediğimiz zaman karşılaştığımız bir durum olay ya da tavır açısından bocalama yaşayabiliyoruz.

Aç kalamadan açlığı, sevmeden sevmeyi, başarmadan başarıyı, paylaşmadan paylaşmayı anlamak zor.

Ne olursa olsun kazanan, eleştirilmeyen, kaybetmeyi yaşamamış duygular âleminde kaldığımızda bireyin narsist yaklaşıma yakınlığı yüksek olabiliyor.

Şimdi soruyorum çevremizde yok mu bu kimlikler? Ne yaparsa yapsın doğru olduğunu savunan. Eleştiriye pek açık olmayan. Eleştirsen bile mutlaka kendini haklı çıkaran. Takdir edilmeyi bekleyen, kendi çıkarları için elinden geleni yapan. Dediğim dedik, benim doğrum bu, sen ne düşünürsen düşün, o senin düşüncen diyebilen. Empati ve uzlaşmadan uzak kimlikler. Bencillikleri ruhlarına işlenmiştir. Empati yetenekleri zayıf olduğu için öz benlikleri sadece kendini korur. Eğer; yönetici, aileden biri, iş arkadaşı, arkadaşımız ya da çevremizde böyle birine denk geldiğimizde iletişim problemleri başlar. Narsist bir kimlikle hangi şartlarda ya da hangi ortamda nefes alıyor ve paylaşımda bulunuyorsak kendimizi ifade etmekte her zaman zorlanırız. Empati kuramadığımız ve kendimizi anlatamadığımız bu kişilerin genelde ikna kabiliyetleri yüksektir. Neredeyse ben böyle düşünmedim, böyle düşündüğüm için üzgünüm bile diyebiliriz.

İnsanı değersizleştiren ve kötü hissettiren bu narsist davranışlardan kendimizi korumalıyız.

Sağlıklı olanı, saygı ve sevgi boyutunda dengeli davranışlardır.

Kendini beğenmişlik tavrı bizi yorar. Her zaman empatimiz olsun.

Özsever yaklaşımdan uzak nice sevgilere…

Sağlıcakla kalın…